‘Mübarek Ramazan günü Yüce Rabbim büyük şeytanları bağlıyor.
Meydanı boş bulup kimsenin günahına girme dedim.
Dinletemedim!
Girdi!
Geçelim...
***
Bilirim güllacı çok sever.
Bende severim.
Üç dilim alıp gittim.
İkisini iftarda birlikte yeriz. Diğerini sahura saklar.
Çıkarken aynaya baktım. Değirmende ağarmadı bu sakallar.
Ah Orhan Veli!
Şimdi nereden geldi aklıma bilmem,
Rabbim affetsin;
***
Hanginiz bilir, benim kadar,
Karpuzdan fener yapmasını;
Sedefli hançerle, üstüne,
Gülcemal resmi çizmesini;
Beyit düzmesini;
Mektup yazmasını;
Yatmasını,
Kalkmasını;
Bunca yılın Halimesini
Hanginiz bilir, benim kadar,
Memnun etmesini
Değirmende ağartmadık biz bu sakalı!
***
İftara çok var;
‘Ne iyi yaptın da geldin, benimde canım sıkılıyordu, biraz laflayalım dedi.
Belli ki dedikodu arıyor.
‘Yapma Asiye Hala, ben 4üncü cüzdeyim, Kur-anı al, ben okuyayım sen takip et dedim.
Oralı olmadı. Cüzünü sahurda oku daha sevap, sen söyle bakayım Tanjum ne yapıyor? Nasıl gidiyor?
Ne bileyim Hala, kendi bırakmadığı sürece Tanju Özcandan kimse Belediye Başkanlığını alamaz. Çalışsa ne çalışmasa ne?
Benden böyle bir cevap beklemiyordu, şaşkınlığını saklayamadı.
‘Geçen hafta sana gönderdiğim mısır ekmeği ve lahana işe yaramış dedi.
Şimdi nereden çıktı? dedim.
‘Bak kafan çalışmaya başlamış diyerek susturdu beni.
***
Neşesinin yerine geldiği her halinden belli.
Bak uşuğum, ben seninkilerin yerinde olsam (seninkiler derken Arzu Hanımla, Fehmi Beyi kastediyor) Tanju Özcan hakkında dava açarım. Son aylarda Tanju Başkanın yaptığı açıklamalara bakıyorum, seninkilere karşı orantısız zeka kullanıyor.
Araya giriyorum; Benimkilerin yolu yol değil halacığım. Hem kendilerine hem de Boluya yazık ediyorlar. Bu kafayla giderlerse 2023 Ak Partinin Boluda son seçimi olur. 3ün 1ini alırlarsa şükretsinler.
***
Vekilleri, teşkilat başkanlarını, Meclis üyelerini alt üste koyup topluyorum, kare köklerini alıyorum. 10la çarpıp 3e bölüyorum, bi Tanju Özcan etmiyorlar. Neyini konuşuyoruz halacığım. Oruçlu oruçlu günaha sokma beni. Şu Kur-anı uzat 4üncü cüzü okuyayım. Omuzlarına serdiği beyaz eşarbını başına çekip çene altında düğümlüyor. Ellerini göbeğinin üzerinde bağlayıp, başının hafif sol yana yaslayarak dinlemeye başlıyor.
İlk sayfanın son ayetine gelmiştim ki, araya girdi, mealini de oku dedi;
Esteğüzübillah; (Al-i İmran 99)
‘De ki: “Ey Ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allahın yolunu eğri göstermeye yeltenerek müminleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.”