Konuya nereden bakarsanız hangi açıdan ele alırsanız tipik bir yurdum hikayesi çıkıyor. Ben hem turizmci hem siyasetçi kimliğimle karşımıza çıkan bu durumun ‘ancak bizim ülkemizde olur’ nitelendirmesine cuk diye oturduğunu ve hem turizm eğitimcileri için hem de siyaset bilimciler için iyi bir örneklendirme olduğunu düşünüyorum.
Turizm bir planlama işidir. En önemlisi ise turizmin sürdürülebilir olmasıdır. Gölcük Bolu’nun en önemli, en bilinir turizm değerlerinin başında gelmekledir ve Gölcükte bulunan ev ikonik bir noktaya taşınmıştır. Her yıl on binlerce kişi Gölcük’ü ziyaret eder ve o evi arkasına alarak fotoğraf çeker. Sadece o manzarayı o evi görmek için Bolu’ya gelir. Her turizm değerinin bir taşıma kapasitesi vardır. Bugün Dünya’da birçok turizm merkezi, plansız büyümeyle kendin zarar vermiş, özelliklerini kaybederek, sürdürülebilirliğini bitirme noktasına getirmiştir. Gölcük ve çevresi de maalesef üç beş kuruş fazla para kazanmak için doğal özelliklerini kaybetme noktasına gelmiştir. Gölcük’e son darbe AK Partili Bolu Belediyesi tarafından vurulmuş ve orman içine 25 Adet Bungalov yapılmıştır. Gölcük, öyle bir değerdir ki etrafında hiçbir surette ve şekilde yapılanmanın olmaması gerekmektedir. Ama maalesef turizm bilmez, iş bilmez yönetim erklerince panayıra çevrilerek tüm özelliklerini kaybetme yolunda ilerlemektedir.
AK Partili Belediye tarafından Gölcük’ün doğasına saplanan 25 Bungalov, sorumlu CHP li siyasetçiler, doğa severler ve bazı sivil toplum örgütleri tarafından yargıya taşınmış bungalovlar yapılmasına rağmen yürütmeyi durdurma kararıyla 6 yıldır işletmeye açılmamıştı. Tabi burası Türkiye, kısa bir süre sonra 25 bungalovu Türk turizminin hizmetine sokmak isteyen AK Partili Bolu Belediyesi seçimi kaybetmiş yerine 25 bungalovu Gölcük’ün doğasından sökmek isteyen CHP’liler Bolu Belediyesi’nin yönetimine gelmişti.
Bugüne geldiğimiz noktada Danıştay marifetiyle yerel mahkemenin kararı iptal edilmiş, yürütmeye onay verilmiş ve 25 bungalov sosyal demokrat, doğa sever CHP’li Bolu Belediyesi’nin kucağına konmuştur. Konu, 01 Mart 2024 tarihli Bolu Belediyesi Meclis 1.Birleşimi gündemine Gölcük’teki diğer işletmelerin kiralanma ihalesiyle birlikte gelmiştir. İlgili madde Belediye Başkanımızın ben bu konuyu bir incelemek istiyorum demesiyle bir sonraki yani bugün yapılacak 2. Birleşimine ertelenmiştir. Biliyorum ki bu bungalovlar için ağzı sulanan birçok memleket evladı bulunmaktadır. Ama benim tanıdığım halkın adamı, başkanımız Sn. Tanju Özcan gerçek bir doğa sever olarak bu konuda 6 yıl önce durduğu noktada duracak ve Gölcük’e, Gölcük’ün geleceğine, sürdürebilirliğine en ufak katkı sağlamayacak bu bungalovları her türlü ranta karşı tarihin çöplüğüne atacaktır.
Bungalov ve Tiny House modası, ülkemizde kontrolsüz bir şekilde gelişmekte ve ciddi çevre sorunlarını beraberinde getirmektedir. Bugün Sapanca bir Bungalov ve Tiny House çöplüğüne dönüşmek üzeredir. Yine gündemde olan Kırklareli, İğne Ada da yaşanan bungalov faciası üzerinde durulması ve es geçilmemesi gereken bir gerçektir.