Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu Belediye Meclis üyesi, Turizm ve Tanıtma Komisyonu Cumhur Bandakçıoğlu, Belediyenin 9 aylık süreçteki çalışmaları ve şehrin geleceğiyle ilgili yapılması gereken çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.
Ülkede Belediyeciliğin kimyasının bozulduğunu ve Bolu Belediyesinin de geçmiş dönemde bundan nasibini aldığını belirten Cumhur Bandakçıoğlu, Bolu Belediyesinin son 10 yılından 2 tane roman çıkabileceğini dile getirdi.
Tanju Özcan Bolu’nun en tecrbeli siyasetçisi
Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın Bolu’nun en tecrübeli siyasetçisi olduğunu vurgulayan Bandakçıoğlu; “ “Bolu halkı 15 yıl aradan sonra Bolu Belediyesini CHP ve İYİ Parti kadrolarına emanet etti. Bu teveccühün
birçok nedeni var. Doğal olarak vatandaşlarımızın beklentileri çok yüksek. Belediye Başkanımız, Tanju Özcan, hali hazırda Bolu’nun en tecrübeli siyasi seçilmişi. Yüksel Ceylan Başkanımızın döneminde meclis üyesi, Aladdin Yılmaz Başkan’ın döneminde meclis üyesi, daha sonrasında milletvekili
ve 31 Mart 2019 tarihi itibarıyla Bolu Belediye Başkanı. Bu noktadan bakıldığında hiç şüphe yok ki sıradan
bir isim değil. Seçimi kazanmak tatbikî bir başarı hikayesidir ama esas olan görev süresinde başarıyı yakalayabilmektir. Şu kısa tecrübemde, her yönüyle sıkıntılı bir Belediyeyi ve
şehri kucağımızda bulduğumuzu söyleyebilirim.
Bir örnek vermek gerekirse, Bolu Belediyesi Meclis Salonu’nu göz önüne getirin!
Sizin de bildiğiniz gibi hiçbir şeyi doğru dürüst çalışmıyor, her tarafı dökülüyor elimize aldığımız
Bolu’nun ve Bolu Belediyesi’nin bir aynasıdır o salon. Bolu Belediyesinin son 10 yılından 2 tane roman çıkar. Bir ilçe Belediye Başkanımız, Bolu Belediyesi’nde yıllarca başkan yardımcılığı yapmıştır.
Şöyle bir gerçek var ki ülkemizde belediyeciliğin kimyası bozulmuştur.
Belediyeler asli işlerinin çok dışına çıkmışlar çıkartılmışlar. Düşünün ki…,
Turizm Komisyonunun amacı ne!
Aynı zamanda Turizm ve Tanıtım Komisyonu Başkanı olan Cumhur Bandakçıoğlu, Bolu’nun turizm konusunda ciddi bir çalışması olmadığını belirterek; “Baştan söyleyeyim, komisyonumdan ve performansımdan bende çok memnun değilim!
Turizm her zaman Bolunun gündeminde olmuştur ama buna yönelik hiçbir ciddi proje yapılmamış, bir master plan çıkarılmamıştır. Bunda yerel halkın müteşebbislik konusundaki
eksiklikleri de vardır. Bolu büyük bir tarihe geçmişe sahip olmakla beraber bunun üstü betonla örtülmüştür. Bolu için Turizmin
%90 ı, Abant, Yedigöller, Gölcük ve de Kartalkaya’dan ibarettir. Komisyonumuz büyük bir coşkuyla kuruldu. Hatta o kadar çok kişi üye olmak istedi ki, kura çekmek zorunda kaldık. Fakat daha sonra işin içine girince bu işin pekte kolay olmadığını anladık.
Belediye Turizm Komisyonu için esas önemli olan şehir merkezinde turizm hareketliliği
yakalamamak! İşletmecilerle yaptığımız toplantıda işletmecilerin alt yapı hizmetlerinin devamlılığı dışında pek bir beklentileri olmadığını gördük. Yani hemen hemen herkes…
Bolu’nun mimamri sitili oluşturulmalı
Bolu’ya mimari sitil kazandırılması gerektiğini söyleyen Cumhur Bandakçıoğlu; “ Bir şehir düşünün ki şehrin girişi ve çıkışı problemli. Şehircilik uygulamaları belki de ülkeni en kötüler arasına girecek bir şehirden bahsediyoruz.
Yerli ve yabancı turist için hiçbir cazibesi olmayan bir şehir merkezine sahibiz. Şehrin en önemli ticari caddesinin hiçbir kimliği kalmamış. Çok kolay olmadığını biliyorum ama Bolu’ya ivedi şekilde mimari bir sitil kazandırılmalıdır. Tarihi Ada diye adlandırılan bölgede düzenleme çalışmalarına da
bir şekilde başlanmalıdır. Aksi halde Bolu’ şehir merkezindeki turizm hareketliliği
hoş bir rüyadan öteye gidemeyecektir. Komisyon olarak…
Alternatif projeler üretilmeli
Nilüfer’in
Bolu turizminde daha çok yer tutması gerektiğini dile getiren Cumhur Bandakçıoğlu; “En başından beri söylüyorum, Nilüfer ve Bolu! Geçmiş dönemin bana göre yaptığı en iyi iş Nilüfer Parkı’dır.
Bu parklar çoğaltılmalı ve şehrin her yerine yayılmalıdır. Böylelikle Bolu için alternatif
bir turizm alanı yaratılabiliriz.
Bolu ya ciddi bir çekim gücü sunabiliriz. Düşünsenize, Türkiye’nin en büyük Nilüfer Bahçeleri! Tabi bu işin ciddi bir bilimsel yanı olduğunu biliyorum. Yani sadece havuz yapmakla bu iş yürümez belki bir Enstitünün bile kurulması gerekir.
Doğal yaşam! Herkes sonradan olma köyler yapıyor. Biz, merkeze yakın hali hazırda hayvancılığın yapıldığı 1-2 köyü ele alsak girişinden çıkışına kadar bir proje kapsamında düzenlesek, hani sokaklarında tavukların dolaştığı kuzu seslerinin duyulduğu genlerini kaybetmemiş bir köy! Parke taşları, bakımlı çitleri, meydanı, köy ürünleri pazarı, lokantası nasıl olur? Ben size söyleyeyim birçok köy daha harekete geçer ve ciddi çekim merkezleri meydana gelir. Maalesef Türkiye’nin en bilinen doğa cennetlerinden bir tanesi olan şehrimizin ses getirecek bir festivali bugüne kadar olmadı. Adana ve Alaçatı nın 4-5 yıl içinde uluslararası düzeye nasıl çıktığını hepimiz biliyoruz. Komşumuz Düzce de Kabak ve Kestane Festivaliyle şansını deniyor.
Bolu’da ne yapabiliriz? Bence Nilüferler veya Yaprak (Güz Mevsimi) üzerine yoğunlaşabiliriz.
Sonbahar Bolu’da muhteşem geçiyor. Tabi sadece bir festivali tek bir obje üzerine kurgulamak kısırlaştırır yanına kesinlikle destek lazım.
Mesela, Üniversiteler arası…
‘Üniversite ve turizm odaklı bir şehir hayal ediyorum’
Bolu’nun hoyratça imar edildiğini belirten CHP Belediye Meclis Üyesi Cumhur Bandakçıoğlu; “Bolu gibi büyük bir tarihi geçmişe ve inanılmaz doğal güzellikleri içinde barındıran bir coğrafyayı sadece yerel yönetimlerin eline bırakmak ülkemiz adına geçmişte yapılan
en büyük yanlışlıkların başında geliyor. Bugün bu şehrin böyle hoyratça imar edilmesinde yerel yönetimlerin ve halkının
büyük hataları vardır.
Hayalimde ki şehir kesinlikle ve kesinlikle Üniversite ve
Turizm
odaklı
eğitim düzeyi yüksek bir şehirdir.
Dünya da birçok örneği var. Çok büyük üniversitelerin hayat bulduğu küçük şehirler.
Bu düşünce …
HABERİN TAMAMI İÇİN GAZETENİZİ ALMAYI UNUTMAYINIZ…