Beğenmedim, Sevindim, Üzüldüm, Düşündüm.
AK Partili, Alaaddin Yılmaz döneminde çok yazdım, çok çizdim, çok eleştirdim. Fiberglas – Polyester heykel ve rölyef çalışmalarını. Karaçayıra konan kara treni ve vagonları. Şehre değer katıyormuş gibi gözüken ucuz işleri ve şehrin dokusuyla, tarihiyle ilgisi olmayan objeleri. Gel gör ki benimde 2019 - 2023 yılları arasında meclis üyesi olarak görev yaptığım CHP’li Tanju Özcan dönemi de benzer türde işleri katlayarak devam ettirdi. Lunapark dekorundan öteye gitmeyen ama heykel olarak adlandırılan, Oskan Efendi, Hüseyin Anka Özkan, İlhan Koman gibi bu dünyadan göçmüş ünlü heykeltıraşlarımızı mezarında ters döndürecek Mehmet Aksoy’a mesleği bıraktıracak eser benzeri şeyleri görmek açıkçası beni karamsarlığa düşürüyor. Amaç kente değer katmak ve Bolu’yu çekici hale getirmek ise daha seçici ve daha özenli olmak gerekir. Bir başka şikayetçi olduğum konuda, Paşaköy kavşağındaki portrelerdir. Bu konuda 2022 Ağustos ayı Belediye Meclisi II oturumunda yaptığım konuşmada, nedenleriyle hepsinin kaldırılmasını istemiştim. Sevgili başkanımız, o toplantıda böyle bir durumda Ülkücülerin ve Millî Görüşçülerin kendisine kızacağını söylemiş, Taraf gazetesi de 12 Ağustos 2022 tarihli 4480 sayısında konuyu manşetine taşımıştı.
Geçtiğimiz Eylül ayında Thailand’da yapılan Muay Thai Gençler Dünya Şampiyonasında, aslen Mudurnu Sırçalı Köyü’nden olan Selin Nur Kazan altın madalya kazamamasından sonra bir güzel haberde Atletizm den geldi GESF Atletizm Türkiye Şampiyonası’nda Bolu Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü sporcusu Cansu Zıvalı, iki farklı branşta Türkiye Şampiyonu oldu. Sporcularımızı tebrik ediyorum.
Sultanlarımız heyecan veriyor. Bolu Belediyespor Voleybol takımı 1. Lig B Grubunda ilk iki maçından galibiyetle çıktı ve liderlik koltuğunda oturdu. İyi bir uyum yakalayan takımızın başarıları daim olsun. Bütün paydaşlarının uyum ve sorumluluk içinde profesyonelce bu yarışı sürdürmesi halinde Sultanlar Ligi vizesini tekrar alabilme şansını yakalayacağımızı düşünüyorum.
Lise hayatımızın en naif hocalarındandı. Onun bu sakinliğini zaman zaman çok istismar ettik. O ise bizim gururumuz kırılmasın arkadaşlarımızın yanında küçük düşmeyelim diyerek hep alttan almış bizleri kırmaktan itina ile kaçınmıştı. Çok kızdığında, hadi siz kantine gidin bir çay için diyerek dersten çıkartırdı. Lise bittikten sonra her karşılaştığımızda içten bir şekilde gülümseyerek halimizi hatırımızı sorar, bizde geçmişte yaptığımız eşikliklerden için için pişmanlık duyar ve elini öperdik. Mekânın Cennet Olsun güzel insan, Aydın Tekin Hocam.
Son dönemde gıda sektöründe bir şeyler oluyor. Aslında biliyoruz çok uzun zamandır sucukta et olmadığını, peynire sütün damlatıldığını, pekmezde üzüme rastlanmadığını, salçadaki boyayı, balın arıyı hiç görmediğini. Ağıza sakız olmuş markaların benim için çokta anlam taşımadığını söyleyebilirim ama yerel markaların durumu beni düşündürür. Toz kondurmadığım, kutsal toprağım Bolu’nun markaları beni üzer. Aman dikkat!