Hakim; ‘oğlum yaşlı kadına tecavüz etmişsin..!
‘Evet Hakim bey yaptım. Gök gürleyip şimşek çakınca ben ne yaptığımı bilmiyorum. Benim raporum bile var.
Hakim dosyada ki rapora bakar ve ‘haklısın der. Serbest bırakır.
Bir müddet sonra yine aynı kişi genç bir kadına tecavüzden hakim karşısındadır.
Hakim; ‘Yine tecavüz suçu işlemişsin der kızgınlıkla.
‘Maalesef efendim. Yine gök gürledi, şimşek çaktı ben kaybettim kendimi.
Hakim mecbur yine serbest bırakır suçluyu.
Aradan bir hafta geçer yine bir tecavüz dosyası.
Yine aynı kişi, aynı hakim.
Hakim dosya ya bakar tecavüze uğrayan yaşlı bir erkek.
Oğlum der öfkeyle; ‘ne bu böyle kadınları bitirdin sıra erkeklere mi geldi?
Vallahi Hakim bey gök gürleyip şimşek çakınca…
Hakim bunun böyle gitmeyeceğini uzunca izah Etmeye başlar.
Bu esnada mübaşir tedirgin.
Duramaz yerinde ve hakime yanaşır;
‘Efendim burada sizden ve benden başka kimse yok. Gök kararmaya başladı. Gürlemeye başlayıp Şimşek çakmadan mahkemeyi bitirin gitsin şu adam…
****
Koltuk sevdası başa bela!
Siyasette ikbal arayanlar seçim zamanı olunca kendini kaybetmeye başlıyor.
Aday oluncaya kadar en yakın ahbapları, dostları, yol arkadaşları ve karşısına rakip çıkacak kim varsa harcama mücadelesine başlar.
Seçmenine göre kimi yerde Milliyetçi olur devlet kurtarır, kimi yerde dinci olur dini kurtarır.
Kimi yerde askerlik yapma dan asker olup vatani kurtarmaya talip olur.
Kimi yerde Atatürkçü olur gizli anlaşmalar yapar vaatlerde bulunur.
Bütün amaç insanları kandırıp koltuğa oturmaktır.
Esnaf ticaret yapar ya üç ihtimali yaşar.
Ya zengin olur, ya kaybeder fakir düşer, ya yerinde sayar.
Köylü desen emeğini Allahın merhametine, hükümetin vicdanına emanet eder.
İşçi-memur bir maaşın arkasını bekler, öyle de ölür.
Siz hiç siyaset erbabının fakir düştüğünü gördünüz mü?
Ben görmedim de!!
Hele hele 16 yıldır yedi sülalesini ihya eden siyasetçileri görünce;
Onlara özenip kadim davayı harcayan, sahte siyasetçileri görünce;
Bu milletin ırzına geçmek için gök gürlemesini, şimşek çalmasını fırsat bilenleri görünce;
Peki bunlar siyaset hayatları öncesinde çok düzgün insan oldukları halde nasıl bu hale geliyorlar...
***
Bir çift evlenir.
Gerdeğe gireceklerdir, yatağın üstüne otururlar ve konuşmaya başlarlar;
Damat: Selin o kadar mesudum ki
Gelin: Aşkım sana bir şey itiraf etmek istiyorum.
Damat: Boş ver aşkım hiçbir şeyin önemi yok, beraberiz ya bu yeter.
Gelin : Aşkım bi dur da söyleyeyim lütfen
Damar: İyi peki noldu?
Gelin: Ben tecavüze uğradım.
Damat: Ne! aman boş ver hayatım, sen bunun şokunu atlattıysan hiç problem değil.
Gelin: Bi sakin ol da dinle lütfen.
Damat: Tamam. Kim yaptı bunu bi akraba falan mı?
Gelin: Sakin ol anlatacağım.
Damat: Nasıl oldu?
Gelin: Bizim mahallede bi manav vardı,
Damat: eeeee?
Gelin: Sakin ol bi lütfen, birgün bana "Sedat arkaya bi gelsene sana şeker vericem" dedi
Damat: Sedat kim aşkım?
Gelin: Sakin ol işte anlatıyorum…
İşte bir gün genel merkez telefon eder.
Filan kişi Ankaraya gelin size şeker vereceğiz derler...
